Yarı yıl tatili aynı zamanda "karne sendromu demek". Karne korkusunu yenmede aileye büyük iş düşüyor.
Çocuk bir değerlendirme ve sonuçla karşı karşıya olduğunun farkındadır.Bunun gerginligini yaşamaktadır.Tıpkı sınav kaygısı yaşayan çocuk gibi,bu çocukta bu dönemde başarısız karne getirerek "kötü evlat" ,"aptal çocuk"gibi birtakım değerlendirmelere maruz kalacağı kaygısını yaşar.
Karne korkusunun artması baskıcı
ve otoriter ailelerde yoğun olarak yaşanmakta.
Çocuk o baskıdan korktuğu,çekindiği için büyük bir kaygı yaşar.Bu nedenle karnede not değiştirme ,hatta intihara varan olumsuzluklar yaşanır.
Çocuk o baskıdan korktuğu,çekindiği için büyük bir kaygı yaşar.Bu nedenle karnede not değiştirme ,hatta intihara varan olumsuzluklar yaşanır.
"Ben bu karneyi aileme nasıl göstereceğim" diye düşünerek üzülür.Başarısızlık kaygısı korkusunu daha arttırır.Aile baskıcı ise çocuk yaşama sevincini yitirme noktasına bile gelebilir.
Karnede alınacak notla sevgi bağlamında farklılık olmayacağı anne ve baba tarafından çocuğa çok iyi anlatılmalı.Bu sonucun değişebilirliği ve çocuğa karşı anne babanın güven duyduğunu vurgulanması gerekir.
Aile durum değerlendirmesi yapıp var olan eksiklerini giderme yolunda destekleyici yaklaşım sergilemek zorundadır.Çocuğu aşağılamak ve olumsuz sözlerle duygusal istismar yaşatmamak gerekir."Başarısız olduğun için seni sinemaya,tiyatroya götürmeyeceğim" demek anlamsız .Onun yerine "Gel şimdi güzel bir program yapalım,eğlenceyede yer olsun çalışmayada " diyerek cesaretlendirmek gerekli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder